4 Ocak 2014 Cumartesi
KANTO 5
V
Büyük yığın, dev kütle, müteradif,
Ecbatan, işliyor saat ve soluyor
Tanrının temâsını bekleyen gelin, Ecbatan
Emsal sokakların şehri, yine o sûret
Via stradae’de, togalı kalabalık, silahlı,
Koşturuyorlar âlemin işlerine,
Bakınca trabzandan aşağı
Kuzeydeydi Mısır,
Semâvî nil, derin mavi,
Kesiyor kısır güdük toprağı,
Yaşlı adamlarla develer
Su değirmenini çalıştırıyor,
Ölçüsüz denizlerle yıldızlar,
Iamblichus’un ışığı,
Yükselmekte ruhlar,
Kıvılcımlar keklik sürüsü gibi,
“Ciocco”misâli, dağlanmış yaban eti
“Et omniformis” Hava, ateş, solgun yumuşak ışık
Topazı anlarım, üç çeşit maviyi de,
Fakat zamanın kancasında
Ateş? Dâimâ, ve dâimâ sûret,
Kulak ağır, belki sûretle, göçüyor
Ve soluyor rızasıyla Örerek altın tozlarını,
Altın sarısı, safran Romalı pabucu Aurunculeia’nın
Ve gelir gönülsüz ayak, haykırır “Da nuces!
“Nuces! övgüsü, ve Hymenaeus “verir kızı kocasına”
Yahut “burada gördü Sextus kızı”
Kıkırdamalar etrafımda, dâimâ
Ve “Hesperus”tan
Sükûtu kadim şarkının “soluyor ışık sırtında denizin,
“Ve Lidya’da yürüyor eşli kadınlar
“Benzersizler çiftler arasında,Sard’da bir zamanlar
“Doygunluklar içinde
Solar ışık denizde, ve mebzûl şeyler
“uzaklaştırılır ve getirilir hatırana,”
Üzüm kütükleri bakımsız yatar, taze yapraklar tomurcuklanır,
Kuzeyden rüzgâr kırağı çalar dala, ve denizler yürekte
Buz dalgalar hazırlar,
Bakımsız yatar üzüm kütükleri
Ve mebzûl şeyler uzaklaştırılır ve hatırlatılır
Sana, Atthis, ey ebter
Laf uzadı gecede
Mauleon’dan, taze rütbesiyle
Yaklaşan yağmur adımlarının şaşkınlığındaki Poicebot’a-
Hava kadınlarla dolu,
Ve Savaraic Mauleon
Toprağını verdi O’na ve şövalye ünvânı, o da aldı kadını
Seyahat arzusu doğdu içinde, romeryaya,
İngiltere dışında ağır gözkapaklarıyla bir şövalye
Lei fassa furar a del, ışıltı kattı kadına
Bıraktı kadını sekiz ay sonra
“kadın arzusu doğdu içinde”
Poicebot, şimdi İspanya’nın kuzey yolunda
(deniz-değişimi, suda bir grilik)
Kasaba dışındaki küçük evde
Bir kadın buldu, değişmiş ama âşinâ çehre
Zor gecenin ardından veda seherde
Peire kazandı şarkıyı, Peire de Maensac,
Şarkı yahut mülk bahiste, ve dreitz hom
Kazandı De Tierci’nin karısını ve yaptıkları savaşta
Auvergnat’taki Truvayı
Menelaus limandaki kiliseyi yıkarken
Aldı Tyndarıda’yı Dauphin de Maensac’la kaldı
Nihayet yıkandı John Borgia (saat tıklaması yırtar sûreti)
Tiber pelerinle kara, kısmî parlayan yaş kedi
Çöpler arasında toynak tıkırtısı,
Yağlı taşı kavrayıp “üste çıktı pelerin”
İftira vakitsiz son bulur
Fakat Floransa’li Varchi,
Farklı bir yıl dikilmiş, ve düşünüp Brütüs’ü,
Sonra “Σίγα μαλ’ αυθίς δευτέραν!
“köpek gözlü!!” (Alessandro’ya)
“Meğer ki Floransa aşkı için” Varchi terk ediyor,
“gördüm” deyip, “onunla Venedik’e birlikte gelen adamı,
“gerçeği arzulayan
Ve alçaklığı reddeden ben, yoksa gizli bir inat uğruna mı?”
Bizim Benedetto ayrılıyor,
Ama “gördüm o adamı Se pia?
O empia? Zira Lorenzaccio alenen vurmayı planlamakta
Fakat emin değil(çünkü dük korumasız gezmezdi)
“ve atacaktı duvardan aşağı
“fakat bu O’nu öldürmeyebilir,” yada en azından Alessandro
Bilemezdi nereden geldiğini ölümün, O se credesse
“ayaklar kaydığında, geldiğinde ölüm
“hiç olmazsa kuzen Alessandro sansın ki düştü yalnızken,
“düşerken yok yardım edecek bir dost”
Caina attende
Orada, altımdaki buz gölü
Ve bütün bunlar, kaçıyor Varchi evvelden görüp düşünü
Perugia’ya, Del Carmine’nin yakalanıp yıldız labirentine,
İşlendi doğum evrakına şerh düşülüp, anlatıldı
Hepsi anlatıldı Alessandro’ya üç defa,
Ölümünü akıbet sayana
In abuleia ama Don Lorenzino
Meğer ki Floransa aşkına ama
“O se morisse, credesse caduto da sê”
Σίγα, ςίγα
Schiavoni, vardı ahşap mavnadan farkına,
Bildirdi meşîme Giovanni Borgia’yı
Geceleri gözlemez artık, Barabello’nun
Papa’nın fillerini dürtse de taçlandırılmadığı
Mozarello’nun Calabrian yolunu tuttuğu geceleri ki
Nihayet boğuldu altında katırın,
Bir şairin nihayeti,
Bir eski kuyuda, ah bir şairin sonu “Sanazarro
Tek sadıktı O’na bütün sarayda”
Zira Napoli’nin sıkıntısına dair dedikodu gider kuzeye
Fracastor (şimşek idi karısı) Cotta, ve Ser D’alviano,
Al poco giorno ed al gran cerchio d’ombra,
müzakere ediyor Navighero’yla,
Martial’in senelik yakılışı,
(cariyecik boşa yas tutmakta)
Sonra gelen der ki “dokuzdu yaralar,
“dört adam, beyaz at tutunmuş önündeki eğere”
Toynaklar takırdar ve kayar Arnavut kaldırımlarda
Schiovani pelerin “batır şu lanet şeyi!”
Şarıltı uyandırır ahşap mavnadaki herifi
Uykuya dalan Tiber, ay ışığı kadife,
Martial’in senelik yakılışı,
(cariyecik boşa yas tutmakta)
Sonra gelen der ki “dokuzdu yaralar,
“dört adam, beyaz at tutunmuş önündeki eğere”
Toynaklar takırdar ve kayar Arnavut kaldırımlarda
Schiovani pelerin “batır şu lanet şeyi!”
Şarıltı uyandırır ahşap mavnadaki herifi
Uykuya dalan Tiber, ay ışığı kadife,
Kısmî parıldayan yaş kedi
“Se pia.” Varchi,
“O empia, ma risoluto
“E terribile deliberazione”
Her iki laf da sürüklenir rüzgarda,
Ma se morisse!
1.Ecbatan: Hemedan kenti. Önceki kantoda geçmişti.
2. Gelin: bereketli yer kültlerinden semavi cisimler kültüne geçiş astronomi ve takvimi başlatır: yıldızları gözleyerek zamanı ölçme.
3. via stradae: Latince “sokaklar”.
4.toga: hür Romalıların resmiyette giydikleri uzun beyaz çarşaf.
5. kuzeydeydi Mısır..değirmenini çalıştırıyor: nubia çölünü terk ederken Mısır’a doğru, nil nehri küçük bir yaban nüfusu beslemek üzere ekilen kurak bir sahayı kateder.
6. Iamblichus: neoplatonik ışık filozofu. Işığı nesnelerin kendisinden çoğaldığı vahdet prensibi olarak benimser(ölçüsüz denizlerle yıldızlar). Mısırlılar, kaldeliler ve Asurluların sırları’nın muhtemel müellifi.
7. ciocco: kütük. Yanmış kütüğü fırlatıp sıçrayan kıvılcımlardan fal bakılırdı.
8. Et omniformis: Latince. “Omnis intellectus est omniformis”. Her zihin her biçimi kavrayabilir.
9. Topaz: Pound’a göre topaz da safran, altın, amber, portakal rengi gibi Hymen’in rengidir ve erotik aşk ve seksüei birleşmeyi sembolize eder. Üç çeşit mavi zamanın üç boyutudur: azur tanrıların varolduğu süreklilik yani toplu hafıza; safir kişisel bellek, kobalt unutkanlık.
10. Zamanın kancası: muhtemelen Giordano Bruno’nun vincit instans mottosuna(lâhza muzafferdir) gönderme. Bruno’ya göre yaratıcı lâhza ya da ilham, mantıkî taksimâtın yapamayacağı şekilde zihni bölüp yepyeni bir algıya imkân veren bir ışık kancasıdır. Bu da Pound’un “aydınlık detay” nosyonu ile ilişkilidir.
11. Ateş…ve sûret: ilahi komedya XVIII, 108’e atıf. Ateş ve kıvılcımların kutsal roma imparatorluğu ile adaletin simgesi olan kartalın başını oluşturduğu sûret.
12. Da nuces: Dağıtın fındıkları! Evlilik kutlaması olarak sokaklarda fındık dağıtmak eski bir Roma töresiydi.
13. kadim şarkı: Pound sürekli Sappho ile Catullus’un poetik tekniklerini kaynaştırdığından isimleri sıkça ortaya çıkıyor. Kadim demekle yukarıda Catullus’a yapılan atıflardan eski olan Sappho atıfları.
14. Lidya…Sard’da: bkz. Sappho 98D ve 137D Aldington tercümesi, Atthis’in Sappho’yu terk edip Andromeda’ya dönmesi.
15. Doygunluklar içinde: (bkz.Sappho 137D) “Atthis, düşüncelerinde benimle
benimle birlikte olmaktan doymuş halde büyüdün”
16. Atthis, ey ebter: (bkz.Sappho 98D) Sevgilisi Atthis Sappho’ya ihanet eder. Ebter sözü Richard Aldington’un Aeolik grek “asil” ile “ebter”i karıştırmasından geliyor.
17. Mauleon: Savaric de M., Poitou vekilharcı, profesyonel savaşçı ve şair. Gausbertz de Poicebot ve diğer trubadurların hâmisi.(bkz. LE, 95,99; 48/243)
18. Poicebot: Gausbertz de P., keşişken trubadur olur ve evde karısı ve mülkünü güvende bilip seksüel maceralar peşinde koşarken bir kerhanede karısını kendisine sunarken bulup bunun acısıyla şarkı söylemeyi terk eder.
19. romerya: “hac”. Temsîlî olarak keşişin manastırı terk edişi.
20. lei fassa furar a del: “kadın kendini ona verdi” burada iki hikaye var: Poicebot’nun karısını bir İngiliz şövalye baştan çıkardıktan sonra kadını kötü yola terk ederken Peire de M. Bernart de Tierci’nin karısını baştan çıkarır ve kadın kendini O’na “terk eder”. Burada mülk derdindeki Poicebot karısı ile birlikte yaratıcı yeteneklerini de yitirirken mülk peşinde olmayan Peire de M. Her şeyini ve kadını da elde tutar.
21. deniz değişimi: zaman sembolü. Muhtemelen “tat denizin/zengin ve acaip bir şeye dönüşünü” mısraından bir yankı var.(Tempest,I, ii,464)
22. Peire de M.: küçük bir mirası tevarüs edince kardeşi Austors’a bırakıp kendisi trubadur olmayı seçti. Bu iki kardeşin hikayesinde mülkiyet ile özgür şiir ruhu temsil edilir.
23. dreitz hom: P, “yiğit bir yoldaş”
24. Auvergnat’taki Truva: Peire de Mansac ile Bernart de Tierci’nin karısını kızgın kocasından koruyan Alvernhe’li Dalfin’in mıntıkası, küçük ölçekli bir Truva draması.
25. Menelaus: Truvalı Helen’in kocası. Ama burada kasıt Bernart de Tiercidir.
26. Tyndarida: Truvalı Helen Sparta kralı Tyndarius’un karısı Leda’nın kızı olduğundan burada de Tierci’nin karısı için kullanılıyor.
27. John Borgia: Gandia dükü, papa Aleksander VI ve Vanozza Catanei’nin oğlu Giovanni Borgia, Cesare ve Lucrecia Borgia’nın küçük kardeşi. 14 haziran 1497 gecesi Roma’da öldürülüp Tiber nehrine atıldı. İhanet unsuru burada kardeşler arasındadır.
28. Varchi: Benedetto V.,1503-1565. İtalyan bilgin, 1527-1538 yıllarını kapsayan Floransa tarihini yazdı ki burada yönetici Medici ailesi objektif eleştiriye konu olur. Varchi burada Alessandro Medici’nin kuzeni ve libertaryen arkadaşı Lorenzo Medici tarafından katlinin arkasındaki motifleri tetkik etmektedir. Borgia ve Medici cinayetlerinin burada anılması Sezar’ın güya arkadaşı ve koruması altındaki Brütüs tarafından katli ile irtibatlandırılıyor.
29.Σίγα μαλ’ αυθίς δευτέραν: yunan, “sükut, bir kere daha” Aeschylus’un Agamemnon’undan 1344-1345’inci dizeler. Agamemnon uzun Truva savaşından eve dönüpkarısının hazırladığı banyoya girince karısı Clytemnestra onu bıçaklar.
30. köpek gözlü: Achilles’in Agamemnon’u köpek gözlü yahut köpek surat olarak tarifine atfen. Çağdaşlarının Brütüs’le kıyasladığı tiran Lorenzo burada Achilles ile, Alessandro Agamemnon ile kıyaslanıyor.
31. Se pia? O empia?: asil mi? Yoksa rezil mi? (Varchi,III,262)
32. Lorenzaccio: Lorenzo’yu tahkir için.
33. O se credesse: İtalyanca. “ veya kendisinin zannettiği üzere”.
34. Caina attende: ital. “Caina bekliyor.” Francesca da Rimini’nin kendisini ve aşığını öldüren kocası Gianciotta Malatesta’ya iletilmek üzere Dante’ye söylediği söz. Caina cehennemin dokuzuncu dairesinin dört bölümünden ilki ki akrabalarına hainlik edenlere ayrılmıştır, buz gölü şeklinde tasvir edilir.
35. evvelden görüp düşünü: Alessandro yaklaşan suikasti hem üç kez rüyasında görmüş hem de Giuliano del Carmine’nin horoskopunda gösterilmişti. Perugia İtalya’da Umbria’nın başşehri.
36. abuleia: abulia, iradenin zaafa uğraması nedeniyle oluşan kararsızlık hali
37. O se morisse…: “ölünce kendi düştüğüne inansın.” Pound’un Varchi varyasyonu.
38. Schiavoni: Tiber nehrinde Giovanni Borgia’nın cesedini gören adam.
39. Barabello: Leo X.’nun papalığı esnasında Petrark gibi defne yapraklarından taç giymeye öykünen sosyete şairi. Leo X. Portekiz kralının hediye ettiği fili O’na tahsis edince Romalılar gibi giyinip filin sırtındaki tahta bindi ama S.Angelo köprüsünün üstünde fil ateş oyunlarından korkunca inmek zorunda kaldı.
40. Mozarello: zarif Latin ve İtalyanca yazan genç ve yetenekli şair Giovanni Mozarello. Leo X. O’na arpalık olarak Mondaino kalesini verince öfkeli yerli halk epik Porsenna şiirini bitiremeden onu katırıyla birlikte bir kuyuya ittiler ki cesedi bir ay sonra bulunabildi.
41. Sanazarro: Gandia dükü’nün ölümünde ensest motifi olduğunu ima eden Napoli’li şair.
42. Fracastor: frengiyi tarif eden bilgin ve şair. Bebekken annesinin kollarında annesini öldüren şimşekten kurtuldu.
43. Cotta: Fracastoro’nun arkadaşı bilgin ve şair.
44. Ser D’alviano: bir süre Gandia dükü’nün katlinden şüphelenilen general Bartolomeo D’Alviano
45. Al poco…: Dante. “Küçük saatlerde büyük daireyi tarif etmek.”
6. Navighero: Andreas Navagerius,1483-1529. Latince ve İtalyanca yazanVenedikli şair. Bir grup şair şiirlerini övmek üzere İber yarımadasından şair Martial’in tarzına benzetince şiirlerini yaktı. Rivayete göre bu yakma işi geleneksel olarak tekrar edildi.
47. cariyecik…: Martial üç şiirinde köle kız Erotion’un ölümüne ağıt yakar.
48. dokuzdu yaralar: Gandia dükü’nün bedeninde boğazındaki kesikten başka dokuz yara bulundu.
49. dört adam….lanet şeyi!: Schiovani’nin tanıklığı.
50. Se pia,..: “Asil veya rezil, fakat kat’i ve berbat bir karar.” Varchi Lorenzo’nun cinayet kararının ardındaki iyi veya kötü motifleri açık bırakıyor. (Varchi III, 262)
51: Ma se morisse: “Ama eğer öldürüldüyse.” Varchi’nin kaydettiği Lorenzo’nun sözü.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Taşlıcalı Yahyâ Beğ’in Şehzâde Mustafa Mersiyesi Herhalde Erzurum’da iken aldım Ahmet Atilla Şentürk Bey’in Osmanlı Şiiri Antolojis...
-
AHMET HAŞİM'İN “ GÖL SAATLERİ ” Ahmet Haşim'in “Göl Saatleri”, artık yabancısı olduğumuz bir takvimin 1337 yılında, Dergah...
-
ÖĞLE Yeşil sularda büyük inciden çiçekler açar Gümüş böcekler okur aba bir neşide-i hab, durur sevahilin üstünde, ...
-
ÖĞLEDEN SONRA İçer gümüş kıyılardan remide ahular Ve onların sesi eyler bütün sükutu harab Eder bu avdeti durgun sulardan istiğ...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder